Renk Körlüğü
“Yedi tepesiyle iki kıtaya serpilmiş boğazın incisi medeniyetler diyarı Şehr-i İstanbul; Devasa yüreğinde hayalleri umutları yeşertme arzusu ile bı-çare, ya olursa! Platonik te olsa, sevdası filizlensin diye sana koşanları görüyorum. Caziben kadar hırçınlığın bir o kadar şımarıklığın olsa da, kimilerini yüreğinde gülistanda büyüttün. Kimilerine kabus olup, sabahlara kadar “aşiyanda” uyuttun. Kimine Pierre lot ‘ti de verdin saray, kimisiyle Bebekte çektin halay, kimine de, kurbağa deresinde alay ettin alay! Çok çakalları Aslan diye yutturdun. Kimi Aslanları kobra gibi zehirleyerek bir lokmada yuttun. Yüzleşmediğin vebalin helalliği olmaz, tövbe arınmak değil, kabullenmek ve “kefarete” razı olmaktır. Sende masum değilsin! Koca şehr-i İstanbul. (Pirxan)