“Hiç kimse yüzleşmediği vebalin masumu değildir. Cümlesinden hareketle irdelendiğinde anlaşılması muhtemel mana; kimi insanlar gün boyu odun taşıdığı yüreğindeki cehennem ateşini söndürmedikçe cehaletten, ihanetten itaatten kısacası her şeyden ve herkesten azade “Ben” olmayı başarması mümkün değildir. Ama yine de, ayrıntılı bir izah olacak ise, söze şuradan başlamak gerektiğine inananlardanım. Bu itibarla araf durumlarda kim ve nasıl bir insan olduğunu bilmediğimiz veya her türlü kötülüğü ve fenalığı yapabileceği bilinen biri ile beraber geceyi geçirme cesareti gösterenler sabahı “bekâretini” kaybetmiş uyandığıdır. Bu “şehvet, şöhret” düşkünlüğü çoğu zaman yolunu ve yönünü kaybetmişin saadete dönüş bileti olarak görünse de, temizlenmemek üzere boğazına kadar balçığa saplanmadır. Çünkü “adrenalini” yüksek haller, çoğu zaman geçici “körlüğe” sebep olmasıdır. Elbette bu gözü kararmışlık veya aşırı öz güven sarhoşluğu yaşayan kişi(ler) alevleri arşa varmış yangından çıkan duman ve kötü kokulara da, tütsü diyecek kadar görme veya hissetme “engellidir.” Vaktinde gerekli önlem alınmaması halinde her an evi, önü kestirilemez “yangın” veya patlayan “lağım” içinde bırakma olasılığıdır. Ki bazen bu alevler binaya, mahalleye hatta “kasabanın” her tarafına sıçraması ve küle çevirmesi mümkündür. Azgın alevlerden canhıraş kurtulan yangına sebep kişilerin “İsmaillerini” koruma refleksi, pembe ikiyüzlü bir çabadır. Devamında birbirini suçlaması kendi içinde belki izaha muhtaç görülebilir. Ama zarar çok büyük ve komşular mahalleli bütün kasaba perişan haldedir. Herkes suçlu veya kundakçı ararken, belki kurban olduğunun farkında bile olmayanlar, o “şehvet ve şöhret” azgınları “günah keçisi” olarak seçilmesi Adaletin tecellisi olarak vicdanları rahatlatsa da, bilinmelidir ki; kale alınmayan üç beş duyulmayan cılız ses dışında, herkesin gözü önünde sıkışan gazların bir gün patlayacağı gerçeğine kayıtsız, umursamaz ve duyarsız kalan sorgulanmayan sessiz ve suskunların vebalden kendilerini pir-u pak ve azade görme çabasıdır. Bu durum: Bence; söndürebilecek yangını, zaman kaybına sebep zevatın itfaiye beklemesi, yitirilen vicdanın, kaybolan ADALET’in terazisidir. Pirxan