“Beni kaybolmuş mecnun gibiyim, haykırmalıyım artık, feryadımın ulaşacağı sonsuzlara doğru, yitirdim hayalleri bulmalıyım yarını olmayan umutlarımı, öyle suskun durmayın lütfen, bir şeyler söyleyin. Mesela; karanlıktan çıkışın tünelini! Veya olmayan yarını nasıl nerede bulacağımı? Duydum herkes yıkık, dökük, paramparça darmadağın iki yakası kalmamış, gömleğinin! Yakasız dolaşıyor sanki, kıpırdayın artık önüme düşün veya peşime bir yol bulalım hepimize, yoksa hep birlikte boğulacağız bu penceresiz havasız zindana dönmüş evimizde,  elbet yok olacağız bir gün, ama tek tek veya hep birlikte, beden doyurmadan toprağı: bulamazsak ta, olmayan yarını; bari bırakalım  feryadımız olsun yarınlara bir hatıra…!!! İnsanın en büyük “hazinesi” zamanıdır. Zamanını öldürenler bilmelidir ki, iflas etmiş tüccar misali, beyhude bir çırpınış ile kalan zamanı defteri karıştırmakla öldürür. En kıymetlisini en kıymetlisine harcayanlara selam olsun.”